Başarılı oyuncu Tamer Karadağlı’yı Çocuklar Duymasın’ın Taş Fırın Haluk’u olarak tanıdık, sevdik. Dizilerin yanı sıra sinema filmlerde yer aldı, seslendirmeler yaptı, Güven Bana programını sundu. Pamuk Prens filminde kendini canlandırdı. Hayatına bir çok başarılı projeyi sığdıran Tamer Karadağlı yeni projelerle yeniden ekranlarda olacak.
Tamer Karadağlı ile yaptığımız keyifli röportaj sizlerle..
1) Bir gününüz nasıl geçiyor?
Her günüm birbirinden farklı geçiyor. Bazen çok yoğun oluyor bazen çok rahat geçiyor. Şuan bir çekimim yok ve çekimim olmadığı için daha rahatım. Görüşmelerim oluyor onları yapıyorum. Çok erken uyanmak zorunda değilim zaten çekim olduğunda da erken kalkmıyorum. Akşamüstüne doğru arkadaşlarımla buluşuyorum ya da eve gidiyorum.
2) Her gün mutlaka yaptığınız bir şey var mı?
Uyandığımda kahvaltı eden bir adam değilim, mutlaka bir büyük kupa kahve içer güne öyle başlarım.
3) Uğurunuz var mı?
Hayır, hiç öyle şeylerim yok benim. Hayatınızı kehanetlerin yönetmesine izin vermeyin demişler. Bende buna inanıyorum.
4) Geleceği bilmek istemez miydiniz?
Hayır, kim ister? Hayatın tadı kalmaz ki. Hayatın tadı keyfi o bilinmezlik. Bence her şey olması gerektiği gibi.
5) Yaşamınızda öğrendiğiniz en önemli ders nedir? Hayat size ne öğretti?
Şükretmeyi, kendini çok ciddiye almamayı çünkü hayat çok kısa ve yaşadığın güzelliklere şükretmek gerektiğine inanıyorum. Etrafımıza baktığımız zaman o kadar çok olumsuz şey var ki şükretmek gerekiyor.
6) Bir sonraki adımınız, planınız nedir?
Öyle planlar yapmıyorum artık. Biraz hayatı kendi akışına bırakmakta fayda var. Çünkü bunca yıl hep çalıştım planlar yaptım, gerçekleştirmek için uğraştım. Çoğunu gerçekleştirdim. Ve şimdi ki planımda kızımın kendi planlarını gerçekleştirmesi.
7) Projeniz var mı, sizi tekrar ekranlarda görecek miyiz?
Var, hem sinema filmi projem var hem dizi projem var yeni sezonda olacak ikisi de. Onların yoğun bir çalışmaları var şuanda.
8) Sizi ekranlarda çok sık görmüyoruz fakat hala başarınızı koruyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?
Herhangi bir çabam yok, bunu insanlara sormak lazım. Çünkü ben unutulmamak için uğraşıyor değilim. Ama yaptığım işler demek ki insanların gönlüne dokunmuş ve bu da çok büyük bir ayrıcalık. Evet, ben 3 senedir hiçbir şey yapmıyorum ama sanki her gün televizyona çıkıyormuş gibiyim aslında da bir yerde çıkıyorum çünkü “Çocuklar Duymasın” başka kanallarda gösteriliyor ama hala aynı şekilde devam ediyor. Kalıcı işler yapmışım, insanların ruhuna gönlüne dokunan işler yapmışım bir fark yaratmışım.
9) Çocuklar Duymasın projesi size geldiğinde reddetmeyi düşündünüz mü?
Evet, reddettim de zaten. Birol Güven ikna etti beni. Ben oynamayacaktım. Bir kaç görüşme sonrasında kabul ettim. Ve ortaya da çok güzel bir iş çıktı. Ben Birol’un senaryosunu en iyi aktaran insanlardan biriydim. Çünkü çok iyi bir yazar, Türk insanını çok iyi gözlemliyor. Onun içinde büyük bir avantaj.
10) Trans bir bireyi oynar mıydınız?
Ben” oyuncu her rolü oynar “ a inanmıyorum. Benden daha iyi oynayacaklar vardır. Oynamak isteyen oynasın. Bunlar seçimlerdir. Seyirci de beni öyle bir rolde görmek istemez.
11) Keşke dediğiniz ya da iyi ki yaptım dediğiniz bir şey var mı?
Benim hayatımda keşkeler yok, pişmanlıklarda yok. Her şey olması gerektiği gibi. Çünkü ben dikiz aynasına bakılarak yola devam edildiğine inanan bir insan değilim. Bir sürü çalkantılar yaşamışımdır, bir sürü olumsuz şeyler yaşamışımdır ama o da hayatın bir parçası sonuçta. İyi ki bu hayatı bu şekilde yaşamışım. İyi ki baba olmuşum.
12) Babalık sizi nasıl değiştirdi?
Algılarım daha açık oldu. Bunu hep söylüyorum ama kızımın olması kadınlara bakış açımı değiştirdi. Dünyanın en güzel duygusu baba olmak. Yani ebeveyn olmak daha doğrusu.
13) Bir çocuğunuz daha olmasını ister miydiniz?
Kısmet.
5 Mayıs 2017/Haber2e.com’da yayınlanan röportajım
“Tamer Karadağlı İle Röportaj(2017)” için bir cevap
Böyle güzel röportajların devamını dilerim.
BeğenBeğen